Page 89 - ATA YAYINCILIK Değerlerimiz Öykü Dizisi-3 (8 Kitap)
P. 89

Kahkahalarla güldük. Çok uzun zamandır böyle gül-
           meyi unutmuştum. Ve galiba gülmeye ihtiyacım varmış
           bunu anladım.

                 Cemre,  yorgun  düşmüş  erkenden  uyumuştu.  Biz
           de  biraz  sohbet  ettikten  sonra  yattık.  Ben  de  yatar
           yatmaz uyumuşum. Sabah erkenden uykumu almış ola-
           rak uyandım. Temiz hava çok iyi gelmişti. Erken kalk-
           makta zorlanan ben, sanki birkaç gün uyumuş gibiydim.
           Uykudan eser yoktu. Güneş, basma perdenin kenarından
           içeriye girmek için çabalıyordu. Kalktım, basma perdeyi

           açtım. Güneş odanın içine doldu. Kollarımı açıp gözlerimi
           yumdum. Her şey çok güzeldi.
                 Bahçeye yine mükemmel bir köy sofrası hazırlamış-
           tı Meral. Pencereden bakınca şaşkınlık geçirdim. Sofrada
           olmayan yiyecek yoktu. Bir kuş sütü eksikti gerçekten.
           Biz  böyle  gidersek  birkaç  kilo  alarak  gidecektik  bura-

           dan. Ama kilo falan düşünmek istemiyordum. Sadece bu
           güzelliklerden  yararlanmak  istiyordum.    Cevahir  teyze
           de  bir  tabağa  tereyağı  ve  kaymak  koyup  getirdi.  Köy
           insanı bu kadar cömertti. Duygulanmamak elde değildi.

                 Cevahir teyzenin bu ilgisi beni utandırmıştı açık-
           çası. Ağustos böceklerinin ötüşü bahçeyi çınlatıyordu.
           Kuş sesleri aynı zamanda onlara eşlik ediyordu.
                 Cam  şişenin  içine  kır  çiçekleri  koymuştu  Meral.
           Tahta masaya beyaz bir örtü sermişti. Çok şık görünü-

           yordu.


                                        88
   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93   94