Page 61 - 8. SINIF TÜRKÇE SORU BANKASI
P. 61
TEST
PARAGRAF YARDIMCI FİKİR 01
1. Biraz birikim biraz da borç harçla fotoğrafçı dükkânını açtığı ilk günü düşündü. Yağmurlu bir ilkbahar günüydü. Balat’taki
bu eski Rum yapıyı gördüğü ilk anda başka bir yer aramaktan vazgeçmişti. İçine girdiği ilk andan itibaren kendisini
bu dükkâna bağlayan bir şey olduğu duygusuna kapılmıştı. Mutlaka hayalini kurduğu o fotoğrafçı dükkânını burada
açması gerektiğini düşünmeye başlamıştı. Üstelik kirası da oldukça uygun gelmişti. Balat’ın tarih kokan bir köşesinde
semt sakinlerinin on yıllar sonra kimseler tarafından bilinmeyecek, bilinse de umursanmayacak tarihini fotoğraf kareleriyle
belgelemeyi düşlemişti. Tıpkı bilmediği insanlara ait fotoğraflardan hazırladığı koleksiyonu gibi… İstiklal Caddesi’nin arka
sokaklarında ve Kadıköy’de gezdiği sahaf dükkânlarında gördüğü ve kime ait olduğunu bilmediği fotoğrafları biriktirmeye
başladığında onda bu fikir uyanmaya başlamıştı. Hiç tanımadığı insanların yaşanmışlıklarının küf ve toz kokan sahaf
tezgâhlarındaki kaybolmuşlukları ona hep tuhaf bir şekilde çekici gelmişti. Bir tür anı koleksiyoncusu olarak görüyordu
kendini.
Bu metinde sözü edilen kişi ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Tanımadığı insanlara ait fotoğraflardan koleksiyon hazırladığına
B) Fotoğrafçı dükkânını açarken insanlardan borç aldığına
C) Balat’ın kimse tarafından bilinmeyen tarihini fotoğrafladığına
D) Kadıköy’deki fotoğrafçılardan topladıklarıyla koleksiyon yaptığına
2. İslamiyet’ten önceki Türklerde siyasal ve sosyal hayatı düzenleyen hukuk kurallarına “töre” denilmiştir. Yazılı olmayan töre,
halkın gelenekselleşmiş kuralları ile hükümdar ve kurultayın ortaya koyduğu kararlardan oluşuyordu. Törenin değişmeyen
hükümlerinin yanı sıra, koşullara göre değişebilen hükümleri de vardı. Töreye hükümdar dâhil herkes uymak zorundaydı.
Bu bilgilere bakılarak İslamiyet’ten önceki Türklerle ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Hükümdarların otoritesinin töreyle sınırlandırıldığına
B) Kanunların üstünlüğü ilkesinin benimsendiğine
C) Töre kanunlarının gelişme ve değişimlere açık olduğuna
D) Yerleşik hayata geçince törenin önemini kaybettiğine
3. Tarihe tanıklıkları, içerdikleri doğa harikaları ve çeşitli mimarî yapılarıyla şehirler, edebiyat eserleriyle daima iç içe olmuş
ve bu birliktelik kimi zaman edebî eserlerin işledikleri şehirle anılmasına, kimi zaman da şehirlerin edebî eserlerle tanın-
masına yol açmıştır. İstanbul ve Türk edebiyatı da yüzyıllar boyunca böyle bir etkileşimi paylaşmıştır. Divan edebiyatında;
tarihî dokusu, gezinti yerleri ve tüm güzellikleriyle bir tablo gibi sunulan İstanbul, halk edebiyatına bakıldığında ise gurbet
teması etrafında para kazanmak için gelinen ve korkulan bir şehir olarak kendini gösterir. Tanzimat Dönemi’nde mekân
olarak eserlerde yerini alan İstanbul; ihtişamlı yalıları, Avrupalı yaşam tarzıyla eserlere konu olurken I. Dünya Savaşı
sonrasında da bu ihtişamın dağılışı ve çökmeye başlayışı eserlerde gözlenir.
Bu metinden İstanbul’la ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Türk edebiyatının farklı dönemlerinde farklı bakış açılarıyla ele alınmıştır.
B) Cumhuriyet’in ilanından sonra çöküş ve dağılışın sembolü olmuştur.
C) Divan şairleri tarafından güzellikleri şiirlere konu edilmiştir.
D) Halk şairleri için ekmek kapısı ve sevdiklerinden ayrı olmanın simgesi olmuştur.
61