Page 63 - 8. SINIF TÜRKÇE SORU BANKASI
P. 63
TEST
PARAGRAF YARDIMCI FİKİR 02
1. Atatürk Milli Mücadele’nin başlangıcından itibaren milli güç, milli birlik ve bütünlük konusuna son derece önem vermiş;
bu mücadeleyi Türk milletinin maddi ve manevi gücünü birleştirmesiyle başarmıştır. Milli Mücadele, milli sınırların kurta-
rılması olduğu kadar, millet birliğinin sağlanmasına da yönelik olmuştur. “Milli birlik, en yüksekte göz diktiğimiz idealdir.”
diyen Atatürk’ün önemli bir özelliği de sınıf mücadelesini reddetmesi ve sosyal dayanışmayı esas almasıdır. Atatürk,
Türk toplumunu teşkil eden köylü, çiftçi, işçi, esnaf, sanatkâr, sanayici, tüccar, serbest meslek sahibi ve memur gibi her
çeşit meslek ve zümrelerin aynı milli toplumun birer unsuru olarak sosyal adalete uygun esaslar içinde, ahenkli bir tarzda
işbirliği yapmalarını öngören temel bir görüşe sahiptir.
Bu metinden Atatürk’le ilgili,
I. Vatanın kurtarılması kadar milli birliği sağlamaya da çalışmıştır.
II. Toplumda sosyal adaletin sağlanması için çalışmalar yapmıştır.
III. Milli birliğin sağlanmasını en büyük ideal olarak nitelemiştir.
yargılarından hangileri söylenemez?
A) Yalnız I B) I ve II C) Yalnız II D) II ve III
2. Dünyanın önemli çay üreticileri arasında yer alan Türkiye’de, toprak ve iklim koşullarının çay tarımına uygun olduğu tek
yöre Karadeniz Bölgesi’nin doğu bölümüdür. İlk kez 19. yüzyıl sonlarında Japonya’dan getirilen tohumlarla Bursa’da
başlayan çay tarımı başarısız olmuştur. Ancak 1918’de Batum’da yapılan çalışmalarda ilk başarılı sonuç elde edilmiştir.
Cumhuriyet’ten sonra çay tarımını düzenleyen ilk yasa 1924’te çıkarılmış, ardından aynı yıl Rize’de “Çay Araştırma
Enstitüsü” kurulmuştur. 1930’ların sonundan başlayarak çay tarımı gelişme göstererek 1985’e kadar devlet tekelinde
olan çay alımı, işlenmesi ve satımı o yıl yerli ve yabancı firmalara açılmıştır. Çay 1940 yılına kadar küçük atölyelerde
elle işleniyormuş. 1941 ve 1942 yıllarında, yerli yapım yaprak kıvırma makineleriyle üretim yapılan iki atölye kurulmuş.
1947’de ise ilk çay fabrikası Rize’de üretime geçmiştir. 1930’ların sonunda 150 hektar olan çay tarım alanı 1987 yılında
80 bin hektarı aşmıştır.
Bu metinde çayla ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) İlk kez 19. yüzyıl sonlarında Japonya’dan getirilen tohumlarla Bursa’da üretildiğine
B) Cumhuriyet’ten sonra üretimini düzenleyen ilk yasanın çıkarıldığına
C) Üretiminin 1985 yılından sonra devlet tekelinden çıktığına
D) Ülkemizde sadece Karadeniz Bölgesi’nin doğu bölümünde yetiştirildiğine
3. Türkiye, yüzey şekilleri bakımından çeşitlilik gösteren bir ülkedir. Başlıca dağ sıraları olan kuzeydeki Kuzey Anadolu
Dağları ile güneydeki Toroslar, geniş yaylar çizerlerse de genel olarak batı-doğu doğrultusunda uzanır. Bu iki dağ sırası
arasında iç Anadolu’nun geniş ve yüksek düzlükleri yer alır. Kuzey Anadolu Dağları İle Toroslar, ülkenin doğusuna doğru
birbirine yaklaşır. Bunun sonucu olarak Doğu Anadolu Bölgesi, daha yüksek ve daha dağlıktır. Kuzey ve güneydeki
dağlar doğuda olduğu gibi batıda da birbirine yaklaşır. İç Batı Anadolu eşiği adı verilen kesimde adı geçen dağlar birbirine
yaklaşır, fakat burada Doğu Anadolu’daki yüksekliklere erişilmez. Bu eşiğin ötesinde kıyıya paralel dağ sıraları görülmez.
Dağlar, Ege kıyılarına dik olarak sıralanır. Türkiye’de belli sıralar halinde uzanan dağlar dışında, tek başına yükselen ya
da düz bir çizgi boyunca sıralanan volkanik dağlar da vardır.
Bu metinden hareketle Türkiye’deki dağlarla ilgili,
I. Hepsi denize paralel olarak sıralanmaktadır.
II. En çok Doğu Anadolu Bölgesi’nde bulunur.
III. Bütün dağlar sıra dağ şeklinde değildir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III D) Yalnız III
63