Page 139 - ATA YAYINCILIK 6. Sinif Turkce Soru Dunyasi
P. 139

1          TÜRKÇE                            Metnin Dil ve

               Test                                                      Anlatımı

                                                                                                 3772
          1.     Birinci kişili anlatımda yazar, kendi başından geçen veya içinde bulunduğu bir olayı anlatır. Bu tarz anlatımda ya-
                 zar, birinci tekil şahıs (ben) veya birinci çoğul şahıs (biz) eklerini kullanır.
                Üçüncü kişili anlatımda yazar, genellikle duyduğu veya gördüğü şeyleri anlatır. Bu tarz anlatımda ise üçüncü tekil
                 şahıs (o) veya üçüncü çoğul şahıs (onlar) eklerini kullanır.
             Buna göre, aşağıdaki metinlerin hangisinde üçüncü kişili anlatım yapılmıştır?

             A) Bulunduğumuz tepeden her yeri kuş bakışı izleyebiliyorduk. Yukarıdan aşağıya zikzaklar çizerek inen yol, dereye ula-
                şıyordu. Karşı dağın yamacında ise devasa kayalar göze çarpmaktaydı. O yöne doğru yürümeye başladık.

             B) Özgürce büyümüş otların arasında yavaş bir şekilde yürüyor. Etrafında rengârenk kelebekler uçuşuyor. Kuşlar, dal-
                larda koro hâlinde cıvıldaşmakta. Mayıs güneşi, börtü böceğin üzerine sarışın kollarını çoktan germiş.
             C) Ona herhangi bir yardımda bulunmak için düşünüyor, bir şey bulamıyordum. Kasabanın doktorunu da tanımıyor-
                dum. Bir şey yapamamanın verdiği acılıkla yerimden kalktım.
                                                                  TÜRKÇE
             D) Ulu bir çınarın gölgesinde yıkılıp dağılmaya bırakılmış boş bir su değirmenini geçtik. Artık zeytinler bitmiş, çam or-
                manları başlamıştı. Gün ışığı vurmayan, gölgeli, loş bir boğaza iniyorduk.     Test













          2.   Aşağıdaki metinlerin hangisinde kişileştirmeye başvurulmamıştır?

             A) Dışarıda fırtına gittikçe artıyor ve rüzgâr, ıslak kamçısını kerpiç duvarlarda gezdiriyor, kerpiç duvarlar acıyla inliyor-
                du. Yükselen sular tahta oluklardan taşıyor, haykıra haykıra yerlere dökülüyordu.

             B) Haziran sonlarıydı artık. Biçerdöverler, sarı bir denizi andıran tarlalar arasında dönüp duruyordu. Buğday başakları
                korku dolu gözlerle biçerdöverlere bakıyordu.
             C) Selda’nın uzun, parlak, ipek gibi saçları her hareket ettiğinde sağa sola dalgalanırdı. Onu bazen çok neşeli, ara sıra
                da hüzünlü görürdüm. Boş zamanlarında resim yapar, dans eder, şarkı söylerdi.
             D) Tatlı bir uykunun kollarındaki güller, esen rüzgârla uyandı. Henüz güneş doğmamıştı fakat kuşlar, güllerin de uyan-
                dığını görünce en coşkulu sesleriyle şarkılar söylemeye başladılar.














          3.   Mahallenin kaldırımları kırık döküktü. Çimler, bulduğu çatlaktan dışarı fırlamış, kaldırımları boylu boyunca kaplamıştı.
             Alçacık duvarların dört yanında sarmaşıklar boy atmıştı. Ötelerden birkaç serçenin ötüşü duyuluyordu. Az önce dilim-
             de erittiğim şekerin tadı damağımı hâlâ süslüyordu. Ellerim ceplerimde, dudağımda ahenkli bir ıslık; gamsız insanlar
             gibi yürüdüm.

             Bu metinde, hangi duyumuzla ilgili ayrıntıya yer verilmemiştir?

             A) Duyma              B) Koklama             C) Tatma              D) Görme

                                                       139                                        6. Sınıf
   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144