Page 68 - ATA YAYINCILIK 3. Sınıf Okuyorum Anlıyorum

Hayvanların İhtiyaçlarını Anlamak

E
BÜYÜK DERSRS
BÜYÜK D
Ali Dayı tarlasına şöyle bir baktı. Havuçlar, lahanalar, turplar, kabaklar ne kadar da
güzel görünüyordu. Çok emek vermişti ama değmişti. Toprağı çapalamıştı önce. Sonra
sulamıştı. Sonra da fideleri dikmişti. Ve yine sulamıştı. Zararlı otları ayıklamıştı zaman
zaman. Son olarak da gübrelemeyi unutmamıştı. Nihayet sebzeler büyüyüp olgunlaşmıştı.

Ali Dayı bugün havuçları toplayacaktı. Küçük çapasıyla havuçların dibindeki toprağı
kazdı. Havuçlar yumuşayan topraktan kolayca çıkıyordu. Bir, iki, üç, beş derken sepeti dol-
mak üzereydi. Kendisiyle gurur duyarak son havuca kadar geldi. Çekti, havuç gelmedi. Bir
daha çekti. Yine olmadı. Ali Dayı, şaşırdı. Hanımına seslendi. O da geldi yardıma. Birlikte
çektiler havucu, olmadı.
Ali Dayı şöyle bir etrafına baktı. “Acaba şu yakındaki büyük ağacın kökleri mi bu-
raya kadar uzanıyor?” diye düşündü. Havucu bırakıp kürek almaya gitti. Döndüğünde
karısı gülüyordu.

Ali Dayı:
— Ne oldu, neden gülüyorsun, diye sordu.

Karısı:
— Meğer bizim havucun bir ortağı varmış bey, dedi.

— Kim, dedi Ali Dayı.
— Kim olacak Ali Bey, küçücük bir tavşan. Sen havucu bırakır bırakmaz çekiverdi içeri.
Ali Dayı, başını salladı iki yana:

— Aslında kabahat bizde hanım. Biz düşünmeliydik bu tarlalarda yaşayan canlıları.
Bundan sonra hasat zamanı onların payını bırakmayı unutmayalım. Bak, küçücük tavşan
ne büyük ders verdi bize, dedi.

67