Page 85 - 8. sinif Turkce
P. 85
8 SINIF Test - 19
6. Sagu, ölen bir kişinin ardından söylenen bir tür ağıt şiiridir. Genelde ölen kişinin erdemlerini ve yiğitliklerini konu
alır. Dörtlük esasına dayanır. Ölen kişinin kahramanlıklarını, başarılarını, erdemlerini; kalanların acısını ve duyulan
üzüntüyü dile getiren şiirlerdir.
Buna göre aşağıdaki dörtlüklerden hangisi “sagu” türünde bir şiirden alınmış olamaz?
A) Alp Er Tonga öldü mü B) Uludu erler kurtça
Kötü dünya kaldı mı Bağırıp yırttılar yaka
Zaman öcün aldı mı Yaştan gözler örtülür
Artık yürek yırtılır Çığırdılar ıslıkla
C) Düzen hepten bozuldu D) Felek fırsat gözetti
Zayıf tembel güçlendi Kaçsa nasıl kurtulur
Güzel ahlak yine azaldı Gizli tuzak uzattı
Dünya böyle yok olur Beyler beyin şaşırttı
7. Gösterme (sahneleme) tekniğinin kullanıldığı modern öykü ve romanlarda olaylar, kişiler, varlıklar okuyucuya doğ-
rudan sunulur. Anlatıcı, okuyucu ile eser arasına girmez. Okuyucunun dikkati eser üzerinde yoğunlaşır. Kişilerin
konuşmaları ve hareketleri doğrudan yansıtılarak ayrıca tasvirlere girilmez. Amaç, okuyucunun kendini “anın”
içinde hissetmesi, “anı” yaşamasıdır.
Buna göre aşağıdaki metinlerin hangisinde gösterme (sahneleme) tekniği kullanılmıştır?
A) Küçük Ağa başını kaldırdı ve soran gözlerle baktı. Doktor çevik bir davranışla ayağa kalkmıştı. Gidecekti artık.
Onun hâlâ soran gözlerine dost gözlerle bakarak “Çünkü” dedi. “Küçük Ağa’nın siz oluşu… Yani... Nasıl söy-
lemeli? Anlıyor musunuz veya anlatabiliyor muyum, bilmem? Sizin gibi genç, güçlü, kuvvetli ve bilhassa bilgili,
akıllı biri oluşu... Kısacası işte siz oluşunuz benim için özel bir değer ve önem taşıyor.”
B) Ali Rıza Bey, Babıâli yetiştirmelerinden bir mülkiye memuruydu. Otuz yaşına kadar Dâhiliye kalemlerinden birin-
de çalışmıştı. Belki ölünceye kadar da orada kalacaktı. Fakat kız kardeşiyle annesinin iki ay ara ile ölmesi onu
birdenbire İstanbul’dan soğutmuş, Suriye’de bir kaza kaymakamlığı alarak gurbete çıkmasına sebep olmuştu.
C) Yıldız dolu, berrak bir yaz gecesini hatırladılar. Ağustos ortasında, sıcak bir geceydi. Suyu çekilmiş derede
çerçiyle bastırmışlardı. Çerçi korkmuş kaçmış, Dudu abla korkmamıştı. Nasıl korkmasın ki? Onu görüp de
korkmamak mümkün değildi. Yattığı yerden kalkmamıştı bile. İlkin Pehlivan Ali işini bitirmişti, sonra da Köse
Hasan. Çünkü bu sebebi kendi de bilmezdi. Bu, onun için uyumak ve su içmek gibi bir ihtiyaçtı.
D) Şakaklarından, ensesinden sarkan düz, parlak, koyu siyah saçlar altında sarı, süzgün, küçük yüzüne; geniş-
lemiş kemikleri üstünde donuk esmer rengiyle zayıf izdüşümleri görülen kaşlarına; yırtık gömleğiyle paçaları
parçalanmış pantolonunun içinde ince bir değnek gibi duran narin vücuduna bakılsa belki daha küçük zanne-
dilirdi.
AD SOYAD >> Soru A B C D Soru A B C D Soru A B C D Soru A B C D
Ö.No 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 6 11 16
105756
2 7 12 17
3 8 13 18
4 9 14 19
5 10 15 20
T Türkçeninürkçenin 84 Maksimumu
Maksimumu