Page 192 - ATA YAYINCILIK 8. Sinif Paragraf Soru Dunyasi
P. 192
PARAGRAF
Test
Metnin Dil ve PARAGRAF 3
Anlatımı Test
4.
Bir doğa bilim öğretmenimiz vardı lisede, dersin gerektirdiği çizginin az ya da çok dışına çıkmayı sever, bağlantı-
yı yitirmeden değişik konuların alanına sıçrardı. Güldürünün erdemine inanmıştı, anlattığı olayları olağan görü-
nümlerinden sıyırır, büyük boyutlara ulaştırır, çelişkileri yakalamaya önem verirdi.
İlk okuduğum denemeler, ortaokul Türkçe kitaplarındakilerdir. O yıllarda ortaokul Türkçe kitapları, bir edebiyat
beğenisini temellendirmek amacıyla özenle hazırlanmışlardı. Elbette, öteki türlere olduğu gibi denemeye değer
veriliyordu o kitaplarda. Montaigne ve Ataç'ı, ortaokul sıralarında tanıdım.
Aşağıdakilerden hangisi bu metinlerin ortak yönlerinden biridir?
A) Birinci kişili anlatım yapılması B) Karşılaştırmaya başvurulması
C) Benzetmelere yer verilmesi D) Zıt anlamlı sözcüklerden yararlanılması
5. Uşağın tahmini doğruydu. O kütle, orman değil, kavaklıktı. Kuru yaprakları hışırdayıp duruyordu. Herhâlde bir hende-
ğin kıyısına dikilmişlerdi. Bilinmez sesler çıkaran bu ağaca yaklaştıklarında at ön ayaklarını yukarı kaldırdı, bir yığına at-
layıp döndü; yolu bulmuşlardı.
Uşak:
─ Neresi olduğunu bilmesek de bir yerlere geldik, dedi. At, karla kaplı yolda ilerliyordu. Biraz ötede bir depo duvarı
çıktı karşılarına. Oradan döndüklerinde yüzlerine vuran rüzgârla karlara daldılar.
Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Olaya dayalı anlatım yapılmıştır. B) Konuşma cümlesine yer verilmiştir.
C) Deyimlerden yararlanılmıştır. D) Öyküleyici anlatım biçimi kullanılmıştır.
6. ✔ Olaya dayalı anlatım yapılmıştır. ✔ Eksiltili cümleye yer verilmiştir.
✔ Betimleyici anlatımdan yararlanılmıştır. ✔ Benzetmeden yararlanılmıştır.
Aşağıdaki metinlerin hangisinde bu özellikler bir arada kullanılmıştır?
A) Tarih öncesi çağlardan başlayarak günümüze dek sanatın en önemli konusu “insan” olmuştur. İnsan, dünyaya gel-
diği andan itibaren çevresini ve kendisini gözlemler ve yaşantısı boyunca kendisine benzeyene yakınlık duyar. Çev-
resini ve kendi görselliği dışındakileri anlamlandırmada her zaman kendi varlığını ölçüt olarak kullanır.
B) Köye girdiklerinde rüzgâr aynı hızla esmeye devam ediyordu. Yolun her tarafı karla kaplıydı. Ama köyde ilerledik-
çe havanın yumuşadığı, şenlendiği hissediliyordu. Bir evin avlusundaki köpek ürüyor, kürkünü başına çeken bir ka-
dın, bir evin eşiğinde durmuş, geçen yabancılara bakıyordu.
C) Gün boyu yürümüş, yorulmuş ve terlemiştik. Sonunda taşların arasından minare merdiveni gibi dik bir yoldan in-
meye başladık. Aşağıda, akşamın alacakaranlığı içinde kapkara bir servilik, etrafı çitle çevrilmiş çıplak bahçeler, saz-
dan yapılmış kulübeler, tahta evler…
D) Her yandan gelen su çağıltılarının büyülü melodisini işitiyordu. Biraz öteden gelen bu melodi, o yönde bir şelale
olması gerektiğini düşündürüyordu. Meraklandı, o tarafa doğru yürümeye başladı. Bostan tarlasını geçtikten son-
ra yönünü fundalığa verdi.
Yeni Nesil Soru Dünyası 192