Page 32 - ATA YAYINCILIK 4. Sınıf Gıcır Gıcır Sosyal Bilgiler

Millî Kültürümüz

9. Berke’nin “Millî Kültür Ögelerimiz” adlı sergide gördüğü kültür ögelerimizin
SORU
yer aldığı kartı işaretleyelim.

Berke babasının işten dönmesini heyecanla bekliyordu. Çünkü ilçe meydanında

sergilenen “Millî Kültür Ögelerimiz” adlı sergiyi gezmeye gideceklerdi. Babasının eve

gelmesiyle ilçe meydanına gittiler. Gördükleri karşısında çok şaşırdı. İlk önce Karadeniz’in
standını gezmeye başladılar. Ayıklanıp temizlenmiş hamsilerin mısır ununa bulanması ve
pilav üzerine dizilerek fırında pişirilmesiyle ortaya çıkan enfes yemeği görünce Berke’nin

ağzının suyu akmıştı. Daha sonra bir tür torba gördü. Genellikle kıldan, pamuk ipliğin-

den ya da yünden dokunduğunu, birbirine kendinden bir parçayla bitişik olup iki gözlü
olduğundan bahsediyordu, standın karşısındaki kişi. Babası, gördükleri bu torbanın millî
kültür ögelerimizden olduğunu ve her yörede farklı farklı şekillerinin kullanıldığını söyle-

di. Hatta köydeki evlerinde bu torbadan olduğunu ekledi. Berke, babasına yaz tatilinde

köye gitmek ve torbayı görmek istediğini söyledi. Daha sonraki stantları “Doğu Anado-
lu” oldu. Burada oynanan halk oyunlarını anlatan videolar ve görsellere baktı. Halayın,
davul zurna eşliğinde, el ele tutuşarak, kol kola girilerek ya da omuzlardan tutuşularak

topluca oynanan bir Türk halk oyunu olduğu yazıyordu. Babası bu halk oyununun

merkezinin Sivas sayılmakla beraber Malatya, Çorum’dan güneyde Gaziantep’e kadar
çeşitlerinin olduğunu belirtti. Berke, babasının konuşması esnasında kafasını çevirdiğinde
ileride rengârenk seramikleri görünce babasının kolundan tutarak hızla seramiklerin

olduğu standa geldiler. Stant sorumlusu seramiğin bir tür killi topraktan yapıldığını ve

fırında pişirildikten sonra bir yüzeyin sırlanıp çeşitli renk ve motiflerle süslenmesiyle
ortaya çıkan sanat eseri olduğunu anlattı. Berke bu sergiyi gezdiği için çok mutluydu.
Kültürümüze ait yeni bilgiler öğrenmişti. Öğrendiği bu bilgileri arkadaşlarıyla paylaşmak

için sabırsızlanıyordu.

32